Merhaba!
Döndüm ben... Aslında bir hafta oluyor geleli de... Anca işte :)
Doktor için yoktum burada, İstanbul'a gitmiştim koccaaaaaaa 2 haftalığına. Ayıldığım bayıldığım İstanbul'a belki de ilk defa gezme için gitmedim. Ve böylece "gerçek" yüzünü de görmüş oldum!!! Allahııııım ne koccaaaaaa memleketmiş İstanbul yahu! Gezme için gidince, alık alık bakınınca insan farkedemiyormuş, ben bu defa anladım!
2 haftalık İstanbul ömrümün resmen yarısı yollarda geçti. Ankara'da bile toplu taşımayı kırkta bir kullanan aristokrat Demet hanım, İstanbul toplu taşımacılığının hemen hemen tüm araçlarını kullandı. Amma metrobüs hariç, ona tek başına binebilmem için sahip olduğumun 3 katı yürek falan gerek bana :)
Bu uzuuuuuuun doktora git-gel yolculuklarımın en güzel yanı vapurla hergün karşıya geçmek oldu; Kadıkoy-Beşiktaş, kadıköy-Karaköy, kadıköy-Kabataş... Tadını çoooook çıkardım :)
Şansıma bir gün haricinde hergün hava inanılmaz güzel ve sıcaktı. Neredeyse götürdüğüm uzun kolluların hiçbirini giyinmeden geri getirdim. O kötü olan bir günde de öyyyyyle bi ıslandım kiiiii, iki kış yeter o bana :)
Neyse.... Şimdi daha iyiyim çooooook şükür. Arızalar, bozukluklar aynı ama ağrılarım hafifledi, yüzüm daha çok gülmeye başladı. İçimde bir sevinç, bir plan yapma isteği.... falan falan. Keyfim daha iyi anlayacağınız :)
Bu süre boyunca hobimadına yaptığım şey yine ve hala manyak gibi bileklik örmek oldu. Ör ve ver, ör ve hediye et mantığıyla dolduuuuuum taştım!
Ha bir de "boyama kitabı"na taktım kafayı instagramda Sema Hanım'dan gördüğüm... Resmen terapi!!!
Etiket fiyatı 25 teela.
Lakin Arkadaş Kitapevinden aldım ben, %25 indirimle.
Aldıktan sonra başka kitapçılarda da farkettim ki yetişkinler için olan bu boyama kitabı aslında sadece bu değilmiş, dört tane daha başka desen kitapları da gördüm.
Tebi kitap alınınca kutu kutu boya kalemi de alındı akaaaabinde. İnce uçlu kalın uçlu falan. Ama kalın uçlular bir işe yaramadı pek çünkü desenler çok minik olduğu içinkalın uçlu boya kalemleri çok kalın oldu, yani olmadı!!! :)
Olsun!
Dursun!
Başka bir işe yararlar vakti zamanı gelince nasıl olsa...
Biiiiir sürü desen var içinde. Sanırım o kitabı bitirmek aylarca vakit alacak birşey. Miniiiik minik birsürü şey!
Pehhyyyy. Çıkardım kutusundan gözlüğü taktık da öyle başladık boyamaya. Aylar önce almıştım yakın gözlüğümü amma velakin pek kullanmamıştım da. Şimdi öyle bir kullanmam gerekti ki...
Neyse... Tevellüt oldu 42. Hep aynı kalacak değiliz ya!!!! Arkadaşlarımın (!!!!!) çocukları üniversiteye bile başlamışken ben gözlük takmaya başlamışım çok mu? :)
Kabul edin yalnız, pek bir ciddi hava katmış gözlük bana değil mi?
Bu ara yine Starbucks kupalarıma katkı oldu bir sürü yerden.
Ah bu bardak biriktirme olayı artık beni benden , evimi benden almaya başladı ama bir türlü de bırakamıyorum. Yıllarııııııın emeği. Öyle ha deyince vazgeçilmiyor ki!
Starbuckslardaki son durum böyle...
En son "Selanik" geldi, hoş geldi :)
Neyse arkideşler....
Şimdi benim İstanbul'daki doktorumun verdiği 987465+4855687465858 tane günlük egzersizi yapma vaktim.
Anca :)
Diye diye, bekleye bekleye yazı da getirdik sonunda. Çıktı kısa kollular çoktan. Yapayım egzersizimi, giyeyim tişörtümü, önce annemi ziyaret sonra da gezineyim biraz :)
Siz de kalın sağlıcak ilen, sağlık ilen.
Görüşmek üzere ki!
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder