22 Eylül 2013

TELDEN KALBİM BOMBOŞ...! :)

Arkideşler merhaba!

İki hafta olmuş yine yazmayalı...

Tembelim tembel...

Bir ben miyim böyle, yoksa aranızda benim gibileri var mı???

Sabahları yataktan çıkmak adeta sıkıntı ötesi, kendine gelememe, ağırlık, sürekli uyku hali, günün planlarının yarısını tamamlayamama... ki buna blog sayfamı güncellemek de dahil ki bu sebeple 2 hafta yazmamışım...

Neyse....

Mevsim geçişine yüklüyorum bu halimi...

Beni sorarsanız eğer; Allah'a binnnnnnnnnnnnnnnnn şükür daha iyiyim. Bacak ağrım gün be gün azalarak neredeyse yok oldu. Ama aylardır hareketsizlikten, hiç egzersiz yapmamaktan dolayı belim güçlü değil. Yani birşey taşımak, ayakta hareketsiz durmak şu an için sıkıntı. Ama onlar da geçecek inşallah...

Yaklaşık 10 gün önce başka bir doktora gittim. Aslında çoktaaaaaaan unutmuştum. Allahtan ajandama not almışım. Teeeeeeee Temmuz ortasında, yani o en sıkıntılı zamanlarımda aradığım ama Eylül 11'e randevu alabildiğim bir doktor.

Gerçi gittiğimde "keşke durumunuzu belirtseydiniz" dedi doktor ama iş işten geçmiş tabi. Aslında sanırsam randevu sırasında sekretere belirtmiştim gibi hatırladım ama onu da yarım yamalak hatırladım! Bu aralar unutkanlık diz boyu bende, hatta dizler boyu diyelim... :)

Neyse, MR sonuçlarına baktı, çoğu doktorun söylediği şeyi söyledi, oldukça sağlıksız bir omurga, durum büyük ihtimalle genetik, iyi ki platin taktırmamışsın... falan falan....

Sonra muayene etti ve sol tarafımın ne kadar güçsüz olduğunu işte o zaman anladım :( Resmen doktora kafa tuttum, "bi daha yapın, bu defa canınızı okuyacağım, hadi hadi...." gibi sözler ettiğimi gayet net hatırlamaktayım!!!!

Bir de sol bacağımın sağ bacağıma göre bilekten bacağımın üst kısmına kadar aşağı yukarı hemen her yerinden 2 cm kadar inceldiği de yine burada ortaya çıktı :(

Sonra, sonraaaaaaaa doktor avuçlarımda belli noktalara baskı yaptı kiiiiii, yarım saatte kendime gelemedim!!! Bu durumdan da kesinlikle ve kesinlikle bende, en az 2 tane olmak üZRe, boyun fıtığım olduğunu söyledi. Böyle sağlıksız bir omurgada zaten boynumun da sağlıksız olması beklenilen bir şeymiş :(

Veeeeeeeee..... Bir de benden kuruk sokumu romatizması varmış!!! :(

Hönk!!!!

O ne leyyyyyyyyyyn....??????

Anlattı, açıkladı, söylediği belirtilerin hemen hepsi bana uydu :(

Sonunda söyleyecekleri bitti, ayrıldım, taksiye binip eve geldim.

Veeeeeeeen bu kadar moral bozucu şeyleri duymak için (taksi parasıyla beraber) 310 TL para verdim!!! Kendime kızayım mı, yoksa "bak iyi ki gittim, belki boynum da iyi değildir" mi diyeyim, bilemedim!!!

Boynundan MR çektir, doğru söylediğimi göreceksin dedi.

Dedi ama ben çektirdim mi?

Hayır!

Neden????

Çünküüüüüüüüüüüüüüüüüü ben bu arada burnuma hızma taktırdım!!!! 2 yıl önce bir girişimim daha olmuş ama sanırım iyi bakamadığımdan ötürü iltihaplanmış ve 2 ayın sonunda pes ederek çıkarmıştım. Ve yine taktırdım, bu defa burnumun diğer tarafına. Bu arada belirtmeden edemeyeceğim, çok acıyor. Elle delindi ve çok acıdı. Bakalım, inşallah bu defa herşey yolunda gider ve kalıcı olur :))))

MR'la ne alakası var derseniz eğer, MR çektirirken vücudunuzda metal bulundurmamanız gerekiyor, saat, yüzük, küpe, kolye, düğme, fermuar.... Haliyle hızmayı da çıkarmak gerekiyor. Ama ben çıkaramadığım için ve ayrıca çıkarırsam tekrar geri takamayacağım korkusuyla boyun fıtığı teyidimi bir süre erteliyorum....

Yani sağlık mı önemli, hızma mı derseniz eğer, cevabım hızma!!!!

Neyse.....

Bilmiyorum buraya kadar okudunuz mu? Evet ise eğer, boşa okumadınız, işte bugünün proCesi....

Aslında tam tamamladığım söylenemez, süslemeye, farklı şekillerde kullanmaya açık ama fikir olsun diye...

Bir sürü telim var evde. Ciddi söylüyorum, bir sürü!!! Tamircilerde bile bu kadar yoktur. İnce, kalın, renkli, renksiz, bakır, gümüş....

İşte onları kullandım bu defa.

Yapım aşamaları yok, çünkü tek yaptığım önce bir kat teli kıvırım kalp şeklini vermek, sonra da üzerine farklı renklerde tel sarmak...

Her zaman ki gibi, resimleri takip efenim...



















İşteeeeeee böyle arkideşler....

Çoğu proCede olduğu gibi renk, kalınlık,incelik, büyüklük.... size kalmış.

Bazı resimleri kalpler avucumdayken çektim ki benim yaptıklarımın boyları aşağı yukarı anlaşılsın diye...

Bir tane de büyük yaptım, onu desenli kumaşla sarmayı düşünüyorum, bakalım :)

Neyse...

Benden bu kadar bu defalık da...

Her yazımın sonunda diyorum ki bu defa arayı açmayacağım, ama...

Ama işte.....


Herkeşe güzel bir Pazartesi ve akaaaaaaabinde güzel bir hafta diliyorum..

Herşey gönlünüzce olsun.

Sevgiler ki!


10 yorum :

  1. deli kızz:)güldürdün beni ama bir yandan üzüldüm yine.hem niye deldiriyorsun burnunu yaaa!hızmayı çok seviyorum ve yıllardır kullanıyorum .metal alerjim olduğundan gümüş takıyorum ve deldirmeden geçirmeli.mardinden getirtmiştim yıllar önce aynı modelden iki tane(kaybederim korkusuyla)şükür kaybetmeden takıyorum ve çok rahat ki benimle bütünleşti o kadar yani.şekerim o kadar canın yanıyor biliyorsun ve hala diretiyorsun.valla kızdım sanaa.istersen sende bana kız ama sağlık her zaman daha önce geliyor.çabucak gidiyorsun doktora o kadarrr!
    bu arada kalplerin şahane olmuş.sinirlendim ama yazmayacak kadar da hödük değilim.rica ederim git mr a..
    tel kalplerin tez zamanda dolması dileğiyle.sevgi ve selamlar ahh birde bolca azar ve nasihatlar işte hıh!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Amaneeeeeeeeey!

      Bu ne fırça Alanay! Nettin sen yaaaa!?!?!?! :)

      Söylediklerinde haklısın. Hızmamın olduğu yer bugün çok daha iyi oldu. En kısa sürede çıkartıp MR çektirip yeniden takacağım :)

      Çok öpüyorum ama ben seni yine de ki!!!!

      Sevgiler :)

      Sil
  2. Tatlım merak etmeye başlamıştım walla nerelerdesin diye. Alanaya yürekten katılıyorum, bak ben de kızıcam ama. kızım şu belini boynun bi hallet önce, sonra istediğin yere taktır hızmanı. Canım benim daha çok gençsin bu omurgaya iyi bak ki seni daha uzun yıllar taşıması gerekiyor. Kalplere gelince, bunlar yine çok güzel olmuş ki :)) öpüyorum kocamaaaan

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Doğru... Omurgaya gerçekten iyi bakmak lazımmış, 40'ında ben de bunu anladım!!!

      Egzersizlere atlamadan tam gaz devam :)

      Bir süre buralarda olmayacağım. Dönünce biz yine görüşelim mi ki???? :))

      Sil
  3. hahaha benzer sıkıntıları yaşıyoruz uzunca bir süredir bende bu yılın neredeyse yarısını yatakta geçirdim mr ımı gören her doktor şaşkınlıkla bakıyor yüzüme böyle bir bünyede bu kadar büyük bir fıtığın olması şaşırtıyor onları mr ameliyat diye çığlık atarken ben hayır diye çığlık atıyorum ve diyorum ki hızma önemliiiiiii :))))))
    biliyorum çünkü bu ağrılar ne yaparsak yapalım geçmiyor senin daha önce geçirdiğin ameliyat ve benim daha önce geçirdiğim lazerli ameliyat da işe yaramamıştı elbette bir yandan tedavi yollarını araştıracağız ancak azıcık hayatın akışını elimizde tutma çabamız kendimiz için bir şeyleri ertelememiz gözardı edilebilir. benim hızmam 10 yıllık sadece bir kez enfeksiyon kaptı ve ben gazlıbeze damlattığım batikonla hem içten hem dıştan hızmayı çıkarmadan ama ileri geri hareket ettirerek pıt pıt tampon yaptım. dövmelerine de özenmiyor değilim benimde olacak bir gün sırf yer ve şekil kararımın tam oturması gerek kime yaptıracağımı biliyorum k.karagözler arada bir tam şu sıkıntı çıkaran L3-4-5 hizasına belime mi yaptırsam beni sarsan eşek sıpası omurlara inat diyorum :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İşte bu yaaaaaaaaa.... Bir sen anladın beni ki Ornitorenk!!! Herkes bir fırça bir fırça! Ne demişler; damdan düşenin halini anca damdan düşen bilir diye, vallahi çok doğruymuş....!

      Bu arada sana da çok geçmiş olsun, ameliyat bir dert, olmasan başka bir dert, tam iki uçlu değnek misali bu bel olayı. Ve dediğin gibi bu ağrılar çok yapışık bişey yaaaaa!

      Hızma-batikon olayına bugün hemmen başladım. Temizledikten sonra bir de bactroban sürdüm, bir anda daha iyi oluverdi, teşekkür ederim ki! Dövme... Dövme yaptırmayı çok seviyorum. Ben de bir sonraki dövmemi ameliyat olduğum yere yaptıracağım. İz beni rahatsız etmiyor ama bahanem olsun istedim :) Benim ameliyatım da sol L4-L5 arasıydır. Nedir bu L'lerden çektiğimiz uleyyyyyyyn!!!!

      Neyse, bir an önce ikimiz de iyileşelim inşallah :)

      Sevgiler

      Sil
    2. amiiin, hah işte tam o damdan düşen durumu :) hızmanın yeri şimdiye toparlamıştır sanırım bende ameliyat izlerinden, yara izlerinden rahatsız olmam hepsi birer kişisel tarih :) dövme yaptırmak ise ne zaman nasip olur bilmiyorum 10 saatlik yolu gitmek için bir bahane bulmalı ve o zamanda dövme sanatçısından bir randevu koparmalıyım :) bu L ler çok hayin lakin yeneceğim seni omurgaaaaa modunda dolaşıyorum ben son günlerde hayırlara vesile :)

      Sil
  4. Kızım bence sen doğuştan defoluymuşsuuun :)))
    Ayy şaka bi yana, o ağrılar filan... zor işler biliriiim... doktora gittikçe, el atıldıkça, fizik tedavi filan gördükçe sanki geçeceğine daha da artar, hatta doktorlar sana aşık olmuş gibi, seni kaybetmemek için sanki, yeni yeni hasarlar çıkartırlar vücudunda...
    Heee hızma haaa... Ayyy burnum gıdıklandı lafıyla bileeee (suratını ekşitmiş smiley)
    Var yaaa... dövme ye ben de hevesleniyorum bazen yaaa, 60 ından sonra yaptıracağım bi taraflarıma :))))
    Eeee telleri kıvırdın kıvırdın kendin kıvıramıyosun diye, sen nerelere kaçtın bakiim, bi ses ver bana olur muuuuu :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Banucuuuuuum! Dediğin gibi, hep derler ya, doktor işine bi başladın mı bitmek bilmez bir türlü...
      Benimki tam o misal. O dar ki, daha belimden başka kısımlara geçemedim bile!!!!

      Hızma? İyidir! Dövme? Çok daha iyidir!!!
      Yaptır istediğin yere, niye olmasın???? Sen benim yaptırmak istediğim dövme fikirlerini bi duysan var yaaaaaa :)

      En kısa sürede sana "bi ses" vereceğim.
      Sevgiler & öpücükler..

      Sil
  5. Hızma alırken dikkat edilmesi gereken noktalar var. Blogunuzda bu tür içerikleri okumaktan çok keyif alıyorum!

    YanıtlaSil