29 Şubat 2012

KÜÇÜK KEK KAĞIDINDAN BİRŞEYLER...!

Efenim... Biliyorsunuz geçen hafta kek kağıdı almaya, biriktirmeye başlamanızı söylemiştim. Ne durumdasınız? Aldınız mı hiç?

Almadınız mı??????

Aaaaaaa..... ama kaç gün geçti ben size söyleyeli... Neden sözüm dinlenmiyor hiç???? Böyle olmaz bu, bilesiniz...

Neyse...

Bugünkü proje bu kek kalıplarıyla ya da kağıtlarıyla (siz ne derseniz...) çiçek yapmak. Yapacağımız bu çiçeklerin nerelerde kullanılabileceğini ise ilerleyen günlerde anlatacağım.

Çok kolay bu çiçekleri oluşturmak. Yapacağınız tek şey farklı büyüklükteki kağıtları üstüste tutturmak. Numarası bunları yaparken renklerini uygun seçmek ve süslemek. Yoksa çiçekleri yapmak çocuk oyuncağı!

Çiçekleri yapmayı anlatmaya başlamadan önce başka birşey açıklamak istiyorum. Ben bunlara "yazılı etiket" diyorum, başka bir adı var mıdır, bilmiyorum?! Ben bu yazılı etiketlerimi düz kağıda yaptığım baskıları şekilgeçlerimle keserek elde ediyorum. Yukarıdaki çiçeğin ortasındaki "thanks" etiketi gibi...

Nasıl mı yapıyorum? Bakınız aşağıdaki resimler:

Mühürlerimden daha önce desenli kağıt projesini yaparken bahsetmiştim. İsterseniz önce bir oraya bakın. 



İşte ben etiketlerimi bu mühürlerle (damgalarla) yapıyorum. Yukarıdaki iki resim damgalarımın bir kısmını oluşturuyor. Bir ara deli gibi bunlara takmıştım kafayı :)


Damgalarımla kağıda bir sürü desen çıkarıyorum ve ardından da bu desenleri ortalayacak şekilde şekilgecimle kesip çıkarıyorum.





Yapmışken de bir sürü yapıyorum ki ikide bir tüm malzemeleri topla çıkar kaldır olmasın...


Eğer elinizde bu mühürlerden veya delgeçlerden yoksa ya da her ikisinden de yoksa amman vazgeçmeyin. Alternatifleri sunuyorum:

1. Yazıcıdan çıktı alıp kesin.
2. Kağıda çeşitli desenlerde ve boylarda (kare, yuvarlak, elips gibi) şekiller çizin ve kesin. Ardından içlerine istediğiniz güzel kelimeleri yazın.
3. Kelimeleri yazarken çeşitli renklerde kalemleri kullanabilirsiniz.

Çiçekleri yapmaya başlamadan önce

Gerekli Malzemeler:
-Küçük kek kağıtları
-Tel zımba
-Tırtıklı makas
-Yapıştırıcı
-Çiçeklerin ortalarını süslemek için yazılı etiket, pompom, düğme, uygun gördüğünüz herşey.







İşlem daha önce de söylediğim gibi gayet basit....

Öncelikle hangi kağıtları kullanacağınızı belirleyin.

Ardından elinizle kalıpları düzeltin.



Gerekiyorsa eğer bazılarını biraz küçültün ki ben burada tırtıklı makas kullandım genelde.



Son olarak da ortalı bir şekilde üstüste koyarak yine ortalarından tel zımbayla birbirlerine tutturun.




Şimdi en keyifli kısım; çiçeklerin ortasını süslemek! Ben bir sürü şey kulandım, en çok da yazılı etiketlerimden.




Yaptıklarım bunlar:








Pompom, düğme, küçük taş parçaları... ne bulursam kullandım süslemek için...

Küçük taşları nereden aldım, ne için aldım bilmiyorum...! Deneyeyim dedim, oldu! Keyif benim değil mi?

Allah Allah yaaaa...!!!!  :))




Hadi siz de yapın böyle bir sürü, koyun kenara.

Zamanı gelince elinizin altında olsun, hemen kullanın...!



Bu arada orta büyüklükte yuvarlak kesen şekilgeçim ne yazık ki artık kesmemeye, kenarı tırtılı çıkarmaya başladı. Hatta kesmediği olduğunda kağıdı çıkarmaya çalışırken yırtılanlar bile oldu :( Biraz bakındım internette ne yapabilirim diye... Genelde çözümler hep üç başlıkta toplanıyor:

1. Şekilgeçinizle  alüminyum folyo kesin birkaç kere,
2. Aynı şekilde ince bir zımparayı kesin,
3. Mumlu kağıt kesin.

Ben alimünyum folyo denedim, sanki biraz daha iyi oldu gibi şekilgeçim. Yani tam öyle yeni gibi keskin hale gelmedi ama hiç yoktan iyi işte... Zımpara kağıdı kullanacaksanız eğer çok kalın tırtıklı olanlarını tercih etmeyin deniliyor, şekilgecin kenarlarını zedeleyip tırtıklanmasına sebep olabilirmiş. Mumlu kağıt da kayganlık sağlıyormuş ama ben denediğimde şekilgecimin içine sıkışmaktan başka bir işe yaramadı maalesef...

Yenisi alınamıyorsa eğer bunları denemekten başka çare yok gibi

Geçen hafta İstanbul'a gideceğimden söz etmiştim hatırlıyorsanız...

Evet efenim, gittim, gezdim, dolaştım, gördüm, yedim, içtim ve mooolesef döndüm :( vakit yine çok çabuk geçti, yine düşündüklerimin en az yarısını yetiştiremedim. Maça gittim, konsere gittim, uzuuuuun süredir görmediklerimi gördüm, Beyoğlunda sabaha kadar gezdim, ...dim, ...dim, ...dim. Birkaç resim koymadan edemeyeceğim efenim.

Hatta konuyla ilgili olarak bir şarkı da patlatacağım ki, onun için buraya tıklamanız yeterli :)

Heyecandan öldüğüm bir basket maçına gittim...

Fenerbahçe - Unisc Kazan

Salon bir harikaydı, bayıldım...





MFÖ Konserine gittim, ennnnn güzel yerden izledim...

....oooooooo diday diday day...!



Sonra da sabaha kadar İstiklal Caddesinde gezdim...


Şansıma hava çok güzeldi. hele ki Ankara'nın soğuğundan sonra çok çok daha güzeldi :)


Bu arada ojemden de söz etmeden geçemeyeceğim.

Çatlayan ojelerimi biliyorsunuz, geçen yaz elimden düşmemişti. Deli gibi ne kadar rengi varsa hepsini almıştım.

İstanbul'da gezerken Flormar'ın mağazasına girmiştim aseton almak için. Kasanın yanında "manyetik oje" diye birşey farkettim. Almazsam çatlarım düşüncesiyle hemen aldım, denedim. İnternette bakındım ki oooooooo çıkalı çok olmuş bunlar, millet denemiş, kişisel bloglarında çoktan kritiğini yapmış bile.

Nasıl kaçırmışım, bilemedim!!! Bir kaç resim ekliyorum kendi ellerimden! Ama daha çok öğreneyim derseniz eğer müraacat yeriniz elbetteki google olacaktır :)





....Veeeee tabiiiyki Ankara'da olup da bahsetmeden geçemeyeceğim şey; KAR!

Yine kar, hep kar.

Aralıksız yağan bir kar... Bu fotoğraflar da bugün öğlen evimin penceresinden çektiklerim. Hala da yağmaya devam ediyor. Bugün okullar tatildi, yarın da (perşembe) tatil edilmiş... Sevinemedim, bana her gün tatil...!!!!  :))








Ay ben bugün ne çok konuştum değil mi? Ne çok konudan konuya atladım, amman hiç birşeyden eksik kalmadım...! 

Aaaaaa yeter ama, biriniz de "tamam Demet" falan deyin canım...!

Neyse, benden bu kadar.

Herkeşe çok güzel bir haftasonu diliyorum. Önümüzdeki hafata görüşmek üzere.

Sevin, sevilin, sevdiğinizi söyleyin, size söylendiğinde tadını çıkarın...

Sağlıcakla kalın...






23 Şubat 2012

KISKANDIRMA...!



Ne o???

Beğenemediniz mi başlığımı????
Ama öyle!
Bugünkü temam yeni şekilgeçlerimle sizi kıskandırmak.
Sadece şekilgeçler de değil ayrıca küçük kek kağıtlarımı da göstereceğim. Ben küçük kek kağıdı diyorum ama muffin ya da cupcake kağıdı da diyebilirsiniz siz...
Bilmiyorum hiç bununla yapılmış projelerle karşılaştınız mı ya da yaptınız mı???? 

Amaaaa çok güzel şeyler yapmanız mümkün bunlarla... Rengarenkler, boy boylar, yuvarlak şekilde kesmenize gerek yok, zaten yuvarlaklar! Kalın olmadıkları için çok kolay şekil verebilirsiniz, ucuzlar, markette, pasta malzemecilerinde ya da bir milyoncularda (nam-ı diğer 1 liracılarda) rahatlıkla bulabilirsiniz. 

Son kullanma tarihleri yoktur istediğiniz kadar saklayabilirsiniz. Baktınız kesme-yapıştırma işlerinizde kullanışlı bulmadınız ya da sevmediniz o zaman küçük kekler yapın, paranız boşa gitmesin...!
O kadar çok çeşitleri var ki bunların inanamayacaksınız. Girin Google'a ve görsellerde "cupcake liners" diye bir aratın, kendi gözlerinizle görün! Eğer daha da ileri gidip "bi araştırayım yav, neler yapılabilir ki bunlarla" derseniz eğer "cupcake liners craft" diye bakın, gördüklerinizi çooook beğeneceksiniz.
İşte ben de bir süredir biriktiriyordum küçük kek kağıtlarından. Şimdi zamanı geldi, göstereyim şöyle bir dedim. Hem belki sizinde ilginizi çekerim, sonraki projelerimi siz de denersiniz, kimbilir!!!???
Önce yeni şekilgeçlerimle başlamak istiyorum. Aaaaaa eskileride mi vardı diyorsanız eğer cevabım evet olacaktır. Tıklayın, bakın!


Biliyorsunuz Aralık ayının sonunda abim gelmişti. Kaçırır mıyım bu fırsatı??? O söylense bile verdim amazon.com'dan şekilgeç siparişlerimi, abim de (her zaman ki gibi) söylene söylene koydu çantasına getirdi! Ben de mutlu oldum :)

Ancak şunu da belirteyim ki yeni şekilgeçlerimden üç tanesini buradan aldım, yani internetten verdim siparişlerini, eve geldi. Çoğunuz biliyordur arts&crafts şekilgeçlerini...

Hah işte onlardan!

Başlıyorum efenim :)

İşte yeni delgeçlerimin toplu halleri...



Bunlar az önce bahsettiğim arts&crafts delgeçleri. Üçü de en büyük boyundan. Ama sanırım çam ağacının bir boy büyüğü olabilir gibi geldi bana, araştıracağım.

Önümüzdeki yılbaşı hazırlıklarına şimdiden başladım, görüyorsunuz değil mi?!!!



Bunlar da abimin getirdikleri. Beyaz renkte olan iki tanesi Martha Stewart şekilgeçleri. Sarı olan sivri köşeleri yuvarlaklaştırandan. Bende vardı ama kullana kullana artık köreldi sanırım, kağıdı yırtarak kesmeye başladı, yenisini aldım. Kar tanesi ise yine seneye yılbaşı konseptine dahil olacak.



Gelelim delikli olan beyaza... merak ettiniz değil mi nasıl kullanılacağını, ne işe yarayacağını?????

Söyliyeyim hemen. Kartın kenarlarına bu delgeç kullanarak delik açtıktan sonra bu deliklerden kurdele geçirerek süsleme yapıyorsunuz. Gözünüzde canlanmadı mı? O zaman hemen google görsellerden "ribbon stitch border punch" diye bir arama yapın, görün neler var!

Ben buraya küçük bir örnek koyuyorum internetten alıntı olarak. Benimkiler ise çok yakında karşınızda olacak, ısrarla bekleyiniz :)


Bunlar da çıktıları...! :)




Ve şekilgeçlerimdeki son durum;



Kıskandınız artık değil mi? bakın ben bu kadar çabalıyorum, uğraşıyorum bunun için, siz de kırmayın, "evet" falan deyin, rahat edeyim :)))

Gelelim küçük kek kağıtlarına...

Bunların da bir kısmı yurdum market ve bakkallarından bir kısmı da yurtdışından...






...Ve tabiyyyyyy ki yurtdşından aldıklarım...





Aşağıdakilerin bazıları metalik parlak renkte, fotoğrafta iyi çıkmamış.

Farkettiyseniz bunların boyları da diğerlerine göre daha küçük. Dedim ya çeşit bol, renk bol, seçenek bol...





Şimdi sizin yapmanız gereken yavaş yavaş bu kağıtlardan toplamaya başlamak. Gördüğünüz yerde alın, bir yapmaya başladınız mı gerisi gelir...

Bu arada belirtmeden edemeyeceğim, biraz sonra İstanbul'a gidiyorum efenim... Sabah 9'daydı uçuşum ama Ankara'nın o ünlüüüü sisi yüzünden 11'e ertelendi uçuşum. Bunları da zaten o arada tani sabahın köründe yazıyorum...

Söylemenize gerek yok elbette, 4 gün boyunca (İstanbul'da yaşamayan) tüm arkadaşlarımın yerine de gezeceğim, tozacağım, yiyeceğim, içeçeceğim. Sonra Ankara'ya dönünce "yav ben niye kilo veremiyorum" diye söyleneceğim...!

Siz hiiiiiiç merak etmeyin beni, kendi keyfinize bakın.

Haftaya görüşmek üzere...

Hoşçakalın, sağlıcakla kalın...!

:)))