27 Mart 2013

PÜSKÜLLÜ KİTAP AYIRACIM :)

Arkideşler merhaba!

Yağmurlu-güneşli karışık bir Ankara gününden merhaba...

Bildiğiniz üZRe bu sabah doktor randevum vardı. Gittik babamla tin tin. 6 tane fıtığım varmış (ben en son 3'te bırakmışım, çoğalmışlar). Bir tanesi çok çok büyükmüş ki sol tarafıma inen sinirlere baskı yaptığı için yürümede zorluk çekiyormuşum ve uyuşmalarım varmış. Çok güzel açıkladı ekran üzerinde doktor. Şu an MR'ımı ben bile okuyup anlamlandırabilirim.  :)

İşte o büyük büyük çok büyük olan fıtık için şu an fizik tedavi, dinlenme veya sporun herhangi bir faydası olmazmış. Ameliyat olmam gerekiyor yani. Diğerlerine hiç dokunmayacaklarmış çünkü onlar düzenli spor ve egzersizle kontrol altına alınabilir, zararları minimalize edilebilirmiş...

Eve geldik, meclisi kurup mütalaa ettik (meclis: babam + annem + ben!) ve ameliyata karar verdik. Tekrar gidip konuşacağız ne zaman olabileceğim konusunu. Bir saatlik bir ameliyat (mikrodiskektomi) olacak, bir gece kalıp ertesi gün yürüyerek çıkacağım (inşallah). Ama normal halime dönmem 6 haftayı bulurmuş...

Hal durum böyle olunca Mayıs'ta geçeriz diye planladığımız yeni eve sanırım Temmuz dolaylarında yerleşeceğiz. Hep diyorum ya herşeyin başı sağlık diye, aynen öyle. Ama nedense bu aklıma hep hasta olduğumda geliyor...

Neyse....

Hastalık konusunu bir kenara bırakıyor, konudan konuya atlayacağım yazıma başlıyorum :)

Bardak altlığı örüyorum. Bitince nasıl yaptığımı anlatacağım, çok kolay.

İki kat olacak, aralarına da sert karton bardak altlıklarını koyacağım, sonra da birbirlerine dikeceğim. Benzerini epey zaman önce cd'den yapmıştım. Daha büyük örüp araya cd'yi koyduktan sonra alt ve üst örgüleri birbirine dikmiştim...

Çok çabuk ilerleyen bir model bu... Ya da yastıklardan falan elim o kadar alıştı ki otomatiğe bağlamışım gibi gidiyor :)

Farkedeceğiniz üZRe turunculu-yeşilli ebruli bir iple örüyorum. Yastık ördüğüm iplerle aynı cinsten.

Zaten örme yöntemi de aynı sadece buna bombeli kenar yaptım ek olarak...








Bir sürü kitap ayracı yaptım



Yapımı gaaaağyet kolay... Öncelikle bir sürü çıktı aldım yazıcıdan vintage tarzı.

Bu arada vintage (vintıç diye okunur) asıl anlamıyla "bağbozumu" demek olup  şimdilerde "eski" anlamında kullanılan çok yaygın bir terim. Vintage ev, vintage elbise....

İşte ben de vintage görseller buldum ve yazıcıdan bolca çıktı aldım. Benim görsellerimin çoğu buradan. Bir bakın derim, çok çok çok güzel şeyler var. Birinden biri mutlaka işinize yarayacaktır...

Desenleri yazdırdıktan sonra her birini kenarlarından düzgünce kestim Ardından da laminasyon makinesiyle sert naylon kapladım.

Eğer derseniz ki ben nereden buldum laminasyon makinesini diye, size yine Tchibo diyeceğim! Ben alalı en az üç yıl olmuştur. Dönem dönem farklı temalarda yine satışa çıkardılar. İlginizi çekerse eğer, tavsiye ederim. Küçük bir alet ve kullanımı da oldukça pratik...

Kenarlarını keserken tam desenin etrafından değil de bir-iki milim dışından kestim herhangi bir açılma tehlikesine karşı! :)

Sonrasında tepelerine birer delik açtım ve kapsül makinesiyle metal parçaları taktım. Bu arada makine dediğim de öyle aman aman birşey değil. Fiiii tarihinde bir ayakkabıcıdan hurda fiyatına aldığım birşey. Ama yalan yok, çok da işime yarıyor....

Hatta burada da bolca kullanmıştım bu aleti.

Delme ve kapsül işleminden sonra geriye kalan tek şey sallanan kısmı oldu. Bunun için de annemin bana (zorla) verdiği allı güllü-zarif (ve hiç kullanmadığım) yastıkların köşelerindeki püsküller oldu!!! İkili kanepenin sandık kısmında yıllardır bekleyen bu yastıkları annem ilk verdiğinde gönlü olsun diye kullanmıştım birkaç kere, misafir geldiğinde falan. Sonra farkettim ki püskülleri biraz eğreti duruyor, çıkabiliyor. Ben de hiiiiiiç uğraşamam püskülle müskülle diyerek hepsini çıkarıp koymuştum bir kenara...

İşteeee bu proCeyle püsküllerin yıllardır beklemesi bir anlam buldu ve kitap ayracıma dahil oldular. Acaba nasıl süslerim sorum bir anda cevap buldu.

Kendimi o püskülleri söktüğümde çöpe atmayıp bir kenara koyduğum için (gerçi bulmak için dolabı altüst etmem gerekti ama olsun!) çok akıllı buldum ve tebrik ettim.

Yandaki püsküller ise sanırım tespih püskülleri. Nereden elime geçti, hatırlayamadım...

Dedim ya başlamışken bir sürü yaptım diye... O kadar şuursuzca yaptım ki bu arada şeffaf lamine naylonlarımın bittiğini farketmemişim ne yazık ki!!!

Halbusi (!) aklımda bir de kuru çiçekle aynı işlemi yapmak vardı ama ertelendi mecburen :)

Bu arada bahsetmeyi unutuyordum ki az kalsın!!! Yeni bir kahve makinesi aldım efenim...

Önceki bundandı, yani yandakinden. Doğumgünü hediyesi olarak gelmişti ve bugüne kadar da çok severek kullandım. Derkeeeeeeğn bir sabah bir e-posta aldım ansızın. Tchibo'dan gelen bu e-posta ded iki bu kahve makinesinin daha fonksiyonlu ve büyük olanı bu küçüklerle aynı fiyata indi sadece bir günlüğüne... %50 indirim ve Tchibo!

Siz benim yerimde olsaydınız ne yapardınız???

Ya da kendinizi benim yerime koyun ve e-postayı okurken yaşadığım duygu "git-gel"ini bir düşünün...

Ama ben pek düşünmedim ve pat diye aldım!!!! İki gün içinde de geldi. Yanında süt cezvesi ve makine için 3 tane kireç çözücü de beraberinde. Hemen kurdum elbet :) Beyaz olanı da Bodrum'a götürmek üZre kutuya kaldırdım.


Şimdi makinem mutlu, ben mutlu şeklinde hayatımıza devam ediyoruz :)

Ya ama bir bakar mısınız renge, zarifliğe.... :)

Almasam olur muydu hiç?!?!?!?!?!

Neyse efeniiiiiiiiiiim.....

Benden bugünlük de bu kadar...

Herkes kalsın sağlıkla sağlıcakla....

Sevgiler :)




5 yorum :

  1. demetcim öncelikle geçmiş olsun.fıtık tam olarak nerede anlamadım aslında.kasık fıtığımı? geçen yıl ben oldum bu ameliyatı gazi hastanesinde ama şuan hala sıkıntılarım var.ama ameliyatın kötü geçmesinden değil benden oldu.çok ayakta kalmak 5 kg dan fazla taşıma öksürmek ve bağırmak yasaktı ama bende hepsi mevcut özellikle her gün 7 saat bağırdığım düşünülürse...bana da basit dediler ama açınca femoral fıtık çıktı o yüzden biraz ağır oldu.neredeyse boğulmuş durumdaymış:(neyse.ameliyat sonrası kendine mutlaka dikkat etmelisin.benim gibi atak olma sakın.
    gelelim aldıklarına ve yaptıklarına.valla unuttum dönüp yeniden bakıyorum ben şu makinada takılıp kaldım.ne zamandır istiyorum kızım için.ayraç çok yapar ama o resimleride kendisi yapıyor manga çiziyor.bıktım presletmekten.tchibo da stok yok kırtasiyemarketi.com da da 3 farklı fiyatta(fiyatı makul olanlara baktım) var alıp almamak konusunda kararsızım.bana akıl ver olur mu:)
    ayraçlar harika olmuş yani tam vintage:)ellerine sağlık ve güle güle kullan canım.altlıklar ise şimdiden şahane olacaklar belli yani.renk seçimini çok beğendim.kolay gelsin diyorum.
    makinanı güle güle kullan canım.keyifle ve sağlıkla.sevgiler..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Canım Alanay.... Ah ben ne kötü bir insanım! Neden bu kadar uzun bekledim ki senin bu güzel yorumuna cevap yazmak için.... Ama bu aralar yine bir "yoğunluk" dönemindeyim. Bilgisayarı son birkaç gündür açıyorum, facebook!a bakıyorum sonra bir daha oturamıyorum başına...

      Fıtık belimde. 6 tane varmış. Zaten yıllardır biliyorum bu durumu ve sıkıntısını çekiyorum ama ben 3 tane olduğundan haberdardırm. Son iki yılda 3 tane daha eklemişim. Bunlardan sadece bir tanesinden ameliyat olacağım sol bacağıma inen sinirleri sıkıştıran yerden... Kapalı ameliyat olacak, sanırsam bir saatte çıkarım. verdiğin tavsiyeler için teşekkür ederim ama zaten ben yıllardır bu şekilde yaşıyorum; ağırlık yok, ayakta durma, dizlerden eğil, atak olma, spor yap, yüz.... Ameliyattan sonra en azından spora/egzersize daha çok önem vereceğim...

      Gelelim şu laminasyon aletine. Verdiğin adrese şöyle bir gözgezdirdim ama fiyatları 200 TL'den daha düşük olanına pek rastlamadım. Eğer çok acele etmezsen Tchibo'yu takip et, mutlaka yine çıkacaktır bu makine satışa derim. Ama eğer Kızının canına tak etmişse bu aletin yokluğu, o zaman başka çaren yoktur, al derim!!! Zaten hemen hepsi aynı işi görüyor. Aradaki fark presleme süresi ve makinanın büyüklüğünden geliyor. Ama sizin için bunların çok da önemli olmadığı düşüncesiyle fiyatı makul olan bir taneyi elbette ki alabilirsin. Bu arada naylonlarından da almayı unutma!!!

      Çok öpüyorum Sevgili Alanay ve sana çok güzel bir pazar günü diliyorum... Sevgiler

      Sil
  2. Annnaaaam ne güzel ayraçlar bunlar böyle, bunlara bakmaktan insan kitap okuyamaz kiiii :)
    Laminasyon aletini takip etmem lazım, bak bi o eksik :))))) Kapsüllerim ve aleti var neyse ki :)
    Kahve makinası kalsın şimdilik :)))))
    Öptüm seniiiii :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aaaa... aletin naylonları değişik bi şey miii, Alanaya Untma al demişin ya ????

      Sil
    2. Ah ama çok teşekkür ederim ki Banu!!!! Evet, desenlere ben de bayıldım. Bulduğum site bu konuda tam bir cennet :)))

      Aletin naylonlarından kastım şu; makineyi alırken sadece birkaç tane eşantiyon niyetine kaplama için kullanılan şeffaf şeylerden veriyorlar. Senin almam gerekiyor ayrıca. Bunu anlatmak istediymiştimdi...

      Neyse :) öpüyorum kocaman...

      Sil